27 Mart 2023
Buzdağı Modeli: Kültürel Değerlerinin Görünmeyen Gerçekleri Nelerdir?
Buzdağı Modeli, kültürler arası ilişkilerde karşılaşılan sorunları anlamak ve çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu model, bir buzdağına benzetilerek, karşılaşılan sorunun yüzeyde görünen semptomlarının yanı sıra daha derinlerde yer alan esas sebepleri temsil eder.
Buzdağı Modeli: Kültürel Değerlerinin Görünmeyen Gerçekleri Nelerdir?
Öncelikle kültür çok çeşitli bakış açıları içerdiğinden tarif edilmesi oldukça zor bir kavramdır. Kültür, insanların dünyayı algılayış biçimini ele alarak, ortaya çıkan karmaşıklığın daha kolay anlaşılmasını sağlar. Peki, kültür gibi soyut bir kavram modellenerek tanımlanabilir mi? Bu modeller bize neyi sağlar?
Kültürün belli modellerle tasvir edilmesi, kültür kavramının daha somut bir hale gelmesini sağlamaktadır. Buzdağı Modeli, Soğan Modeli ve Ağaç Modeli kültürün tasvir edilmesinde kullanılan üç temel modeldir. Kültür modellerin her biri kültürün karmaşıklığını azaltmayı ve anlamayı kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. Bu yazımızda, bu modellerden biri olan Buzdağı Modelinden bahsedeceğiz. Hazırsanız gelin yazımızı okumaya başlayalım.
Iceberg (Buzdağı) Kültür Modeli Nedir?
1976’da antropolog Edward T. Hall tarafından geliştirilen Buzdağı Kültür Modeli, kültür kavramının derinliğini ve karmaşıklığını bir buzdağına benzetmesi sonucu ortaya çıkmıştır. İnsan davranışlarının farklı katmanlara ayrılarak incelenmesi bir buzdağı şeklinde tasvir edilir. Buzdağının görüntüsü davranışlar ve insan yapımı şeylerin yanı sıra aynı zamanda daha derin yapılarda yer alan değer ve inanışlar arasındaki ilişkiyi temsil etmektedir.
Buzdağı Kültür Modeli insan davranışlarını temel olarak üç katmana ayıran bir modeldir. Bunlar yüzey özellikleri, orta seviye özellikler ve derin yapılardır. Yüzey özellikleri; insanda gözlemlenen davranışları, orta seviye özellikler; değer, tutum ve inançları, derin yapılar ise bilinçaltında yer alan kültürel inanç ve normları ifade eder.
Sigmund Freud, psikanaliz adını verdiği insan davranışlarını üç katmanda inceleyen bilinçli, bilinçaltı ve kolektif bilinçaltı şeklinde bir teori geliştirmiştir. Bilinçli katman; insanların farkında olduğu düşünce ve hisleri; bilinçaltı katmanı; farkında olmadan gelişen düşünce ve hisleri, kolektif bilinçaltı katmanı ise; bilinçaltında yer alan ortak inanç ve hisleri ifade etmektedir.
Bu iki model arasındaki benzerlik, Buzdağı Kültür Modeli’nin geliştirilmesinde Sigmund Freud’un teorilerinin etkili olduğunu göstermektedir. Her iki model de insan davranışlarının belirli katmanlarda incelenmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Freud’un psikoanaliz teorisi, insan davranışlarının esas kökenini keşfetmeyi amaçlarken, Buzdağı Kültür Modeli kültürler arası anlaşmazlıkların nedenlerinin belirlenmesi ve çözümlenmesine yönelik destek sağlanmayı amaçlamaktadır.
Kültürler Arası İletişimde Buzdağı Modeli
Buzdağı Modeli, kültürler arası ilişkilerde karşılaşılan sorunları anlamak ve çözmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu model, bir buzdağına benzetilerek, karşılaşılan sorunun yüzeyde görünen semptomlarının yanı sıra daha derinlerde yer alan esas sebepleri temsil eder. Bu sebeplere odaklanarak taraflar arasında ortak bir paydada buluşulmasına yardımcı olunur. Buzdağı Modeli ‘kültürler arası iletişim’ ve ‘çatışma yöntemi’ alanlarında kullanılan bir yöntemdir. Buzdağı Modeli anlaşmazlıkların çoğunlukla yüzey özellikleri ile ilgili olduğunu ancak bu anlaşmazlıkların gerçek sebeplerinin derinde olduğunu vurgular. Dolayısıyla kültürler arası anlaşmazlıkların çözümlenmesinde yüzeyde yer alan özellikler üzerinden değil derin yapılar üzerinden hareket edilmesi gerekmektedir.
Buzdağı Modeli’nin en üst kısmında yer alan yüzey özellikleri, direkt gözlemlenebilen ve kolayca algılanabilen davranışları ifade etmektedir. Bu özellikler arasında giyim tarzı, beslenme alışkanlıkları, beden dili, jest ve mimikler gibi ögeler yer almaktadır. Buzdağının altında kalan kısımda ise yüzeyde yer alan ögelerin esas kaynakları vardır. İnanç, değer, davranış, düşünce, dil, iletişim yolları, önyargı ve tutumlar kültürler arası karşılaşılan sorunların esas kaynakları arasındadır. Sonuç olarak buz dağı modeli yüzey özelliklerinin yanı sıra çatışmaya neden olarak sebeplerin kaynağının tespit edilmesine ve buna yönelik çözüm yolları aranmasına yardımcı olmaktadır.
Buzdağı Modeli İle Kültürler Arası Anlaşmazlıklar Nasıl Çözülür?
Buzdağı modeli kültürler arası anlaşmazlıkların nedenlerini ve sonuçlarını kavrayarak buna yönelik çözüm yolları aramada kullanılan önemli bir araçtır. Kültürler arası anlaşmazlıkların çözülebilmesi için öncelikle karşılıklı saygı ve anlayış gerekir. Buzdağı Modeli’ne göre kültürler arası anlaşmazlıkların yüzeyinde görülen davranış, söz ve insan yapımı şeyler buzdağının görünen kısmıdır. Ancak buzdağına yukardan bakıldığında yalnızca %10’luk kısmı görünmektedir. Buzdağının gerçek boyutu ise görünenden çok daha büyüktür. Bu nedenle, anlaşmazlıkların çözümünde esas nedenlerin kapsamlı bir biçimde incelenerek keşfedilmesi gerekmektedir.
Buzdağı modelinin uygulanması aşağıdaki adımları içerir:
- Yüzeydeki Sorunu Belirleme: Öncelikle ortaya çıkan sorunun yüzeyde tanımlanması gerekmektedir. Bu, genellikle bir olay karşısında ortaya çıkan davranış farklılıklarını ve anlaşmazlıkları ifade eder.
- Sorunun Nedenlerini Belirleme: Sorunun esas nedenlerini belirlemek için daha ayrıntılı bir inceleme yapılır. Bu adım yalnızca yüzeyde yer alan sorunların semptomlarını değil, altında yatan gerçek sebepleri de ortaya çıkarır.
- Çözüm Yollarını Belirleme: Bu adımda, soruna yönelik farklı çözüm yolları geliştirilir. Kültürler arası anlaşmazlıklarda çıkan sorunların çözümü için alternatif seçenekler önerilir.
- Uygulama: Belirlenen çözüm yolunun uygulandığı adımdır. Bu adım, seçilen stratejinin uygulanmasını, karşılaşılacak sorunların ele alınmasını ve bu sonucunda ortaya çıkacak sonuçların değerlendirilmesini içerir.
- Geri Bildirim Alma: Son aşama çözümün sonuçları hakkında bir geri bildirim alınması ve değerlendirilmesidir. Bu adımda, gelecekte karşılaşılacak benzer sorunlara karşı daha iyi bir strateji geliştirmektir.
Yukarıda yer alan adımlar kültürler arası anlaşmazlıklarda ve çeşitli pek çok durumda uygulanabilir. Ancak her kültürün kendine göre değerleri olduğundan hepsinde aynı yaklaşımı kullanmak doğru olmayacaktır. Kültür insanların kimliklerini bir parçasıdır ve bu de nedenle durağan, sabit değil yaşayan, canlı bir olgudur. Kültür kavramını modellemek, somut şekiller üzerinden giderek daha iyi anlaşılmasına olanak sağlar. Neticede kültür kavramı ve buna kavrama yönelik teoriler kültürler arası ilişkilerde öğrenme sürecine kolaylık sağlamaktadır. Kültürel farklılıkları anlamak ve buna yönelik toplumda farkındalık oluşturmak için bu modellere ihtiyaç vardır.
Sonuç olarak, buzdağı kültür modeli kültür gibi soyut bir kavramı düşünmemizi ve bu kavram hakkında konuşmamızı sağlar. Ancak kültür modellerinden gerçekliği kusursuz bir şekilde yansıtmaları beklenmemelidir. Buzdağı Kültür Modeli de dahil kültürü anlatan modellerin hiçbiri kültürü en doğru şekilde temsil etmemektedir. Ama yine de bu modeller kültürler arası iletişim kurmada ve kültürün daha iyi anlaşılmasında başlangıç noktası olarak kabul edilmektedir. Unutulmamalıdır ki, her kültür benzersizdir ve kendine ait değerleri temsil eder. Bu nedenle, her kültüre farklı bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir.
Görüntülenme
İlgili İçerikler
Menu
- Tarih Kulübü'nden Çar Büyük Petro ve Rus Yayılımcılığı Konferansı
- Çocuk Gelişimi Kulübü'nden Özel Gereksinimli Çocuklar İçin Farkındalık Semineri
- Tarih Kulübü Emir Timur ve Tarihteki Yeri Adlı Konferans Düzenledi
- Bir Haftada Hayatınızı Değiştirecek 7 Küçük Adım
- Üsküdar Üniversitesi Kadın Basketbol Takımı Gruptaki İlk Maçını Galibiyetle Tamamladı
- Genç Yeryüzü Doktorları Kulübü Miniklere Sağlık ve Hijyen Eğitimi Verdi
- Üsküdar Üniversitesi Nadir Hastalıklar Kulübü Nadir Yaşamlar Çalıştayı Düzenledi
- Endüstri ve Liderlik Kulübü Evyap Fabrikasına Teknik Gezi Gerçekleştirdi
- Öğrenci Kulüplerine Katılmanın Avantajları
- Fatih Basın Müzesi’nde Gazeteciliğin Tarihine Yolculuk