Bilgi çağından üretken yapay zekâ çağına geçiş, üniversite öğrencisinin öğrenme, araştırma, iletişim ve üretim biçimini köklü biçimde dönüştürdü.
Bugün bir üniversiteli, yalnızca derslerde değil; araştırma, planlama, içerik üretimi ve kişisel gelişim alanlarında da yapay zekâ destekli araçlarla etkileşim hâlinde.
Peki bu dönüşümün merkezinde “insan” nasıl konumlanmalı?